göz nuru ne demek?
- Görme yeteneği.
- Yoğun bir emek sonucu ortaya çıkan iş.
- İyi bir iş ortaya çıkarmak için yapılan emek.
- Eye-straining work.
görme
- Görmek işi, rüyet.
- Göze giren ışığın doğurduğu duyumsal izlerle dış çevredeki ayrıntıların algınlanması.
- Sight.
- Seeing.
- Acuity.
- Remark.
- Vision.
- Sehen
- Vision
göz nuru dökmek
- Göz emeği harcamak.
göz noktası
- Protistlerde, omurgasızlarda ve bazı omurgalılarda bulunan, ışığı alma ya da görme ile ilgili küçük kese şeklindeki duygu dokusu.
- Eye spot.
- Tache oculaire
Türetilmiş Kelimeler (bis)
göz nuru dökmekgöz noktasıgöz abdüksiyonugöz açamamakgöz açıp kapayıncaya kadargöz açtırmamakgöz açtırmayangözgöz ağrısıgöz ahbaplığıgöz akıgöz akı oluğugöbgöbbasangöbbengöbeçgöbedenuruaynımnuruçeşmimnurudidemnurul envarnurulhüdanurullahnurumnurun ala nurnurnur gibinur i tabiinur içinde yatsınnur inmek