görevsizlik ne demek?
- Atlamak, sıçramak, zıplamak.
- Hızla giden bir şey bir yere çarpıp yön değiştirmek, sekmek, çavmak, sapmak, inhiraf etmek
- Bir görevi bulunmama durumu.
- Nonjurisdiction.
- Lack of jurisdiction.
görevsizlik kararı
- Yargıcın bir davada mahkemeyi yetkisiz bulması.
görevsiz
- Bir görevi bulunmayan.
- Out of work, unemployed.