fuller ne demek?
- Çırpıcı
- Demiri dövüp saç yapmakta kullanılan çekiç
çırpıcı
- Çırpma işini yapan kimse veya şey.
- Yazma kumaş işlerini, boyaları tutsun diye deniz suyunda çırpan kimse.
- Gıda maddelerini veya uygun materyalleri karıştırmaya, çırpmaya yarayan alet, mikser.
- Fuller.
- Beater.
- Mixer.
fuller toprağı
- Kalsiyum montmorillonit, magnezyum ve demir içeren saf olamayan kaolin. Çözelti ve yağların renginin giderilmesinde, adsorban meşe kömürü yerine ve tozlaştırıcı olarak kullanılır.
- Fuller's earth.
- Terre
fullerene
- Fulleren, biraz küre şekline benzeyen karbon moleküller sınıfı