flawed ne demek?

  1. Arızalı, kusurlu
  2. Çatlatmak, yarmak
  3. Özürlü, sakat
  4. Eksik, bozuk, çatlak
  5. Zarar vermek, hasara uğratmak
  6. Sakatlamak

flaw

  1. Yarık, çatlak, çatlaklık, rahne
  2. Sakat, kusur, defo
  3. Ayıp
  4. Çatlatmak, sakatlamak
  5. Sakat olmak, defolu olmak
  6. Çatlamak
  7. Birdenbire çıkan geçici ruzgâr, bora
  8. Rüzgârın yönünün değişmesi
  9. Çatlatmak, yarmak, sakatlamak, zarar vermek, hasara uğratmak

flawless

  1. Defosuz
  2. Lekesiz
  3. Kusursuz

Türetilmiş Kelimeler (bis)

flawflawlessflawlesslyflawlessnessflawsflabflabbergastflabbergastedflabbergastingflabbily
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın