fiyat kar payı oranı ne demek?

  1. Hisse senedi fiyatının, bir önceki yıl hisse başı kâr payına bölünmesiyle hesaplanan ve hissenin getirisini gösteren oran.
  2. (en)Price-dividend ratio, P/D ratio, PDR.

fiyat

  1. Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha
  2. Bir mal veya iş gücü için uygun görülen para karşılığı.
  3. Bir değer ile para birimi arasındaki ilişki
  4. Bir birim mal, hizmet ya da üretim faktörü ile satın alınabilecek para miktarı.
  5. Bk. eder
  6. (en)Price.
  7. (en)Cost.
  8. (en)Figure.
  9. (en)Terms.
  10. (en)Rate.

fiyat açıklaması

  1. (en)Fee description

kar

  1. Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı; iş.
  2. Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı.
  3. İş.
  4. Yarar, fayda.
  5. Üretim faktörlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay.
  6. Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki fark.
  7. Havada beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak yağan su buharı
  8. Havadan ak, ince taneli buz kırılcaları biçiminde ya da lapa lapa yağan, sıcaklık koşulları elverişli ise yerde biriken su buğusu, bkz. yağış.
  9. Üretim faktörlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay.
  10. Bk. karlanma

pay

  1. Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm, hisse.
  2. Eşit bölüm.
  3. Bayağı kesirlerden birinin eşit parçalardan kaç tane alındığını gösteren sayı: paydanın üstüne yazılarak yatık bir çizgi ile ondan ayrılır.
  4. Ayak
  5. (en)Apportionment.
  6. (en)Hence, figuratively: To compensate justly; to requite according to merit; to reward; to punish; to retort or retaliate upon.
  7. (en)To discharge, as a debt, demand, or obligation, by giving or doing what is due or required; to deliver the amount or value of to the person to whom it is owing; to discharge a debt by delivering.
  8. (en)To discharge or fulfill, as a duy; to perform or render duty, as that which has been promised.
  9. (en)To give or offer, without an implied obligation; as, to pay attention; to pay a visit.
  10. (en)To give a recompense; to make payment, requital, or satisfaction; to discharge a debt.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fiyatfiyat açıklamasıfiyat adımıfiyat ağırlıklı dizinfiyat ağırlıklı endeksfiyat alıcıfiyat altın para akımı mekanizmasıfiyat aralığıfiyat artışıfiyat arz esnekliğifiyakafiyaka satmakfiyaka yapmakfiyakacıfiyakacılıkkarkar zarar cetvelikar adamkar aktarımıkar amacı gütmeyenkar amacı gütmeyen kurumlarkar amaçlıkar amaçlikar arabasıkar aralığıkakaakaabakaabiliyetlerkaakı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın