firsat kollamak ne demek?

  1. (en)Bide ones time

bide

  1. Bedenin belden aşağı bölümlerini yıkamakta kullanılan tuvalet aracı.
  2. Bedenin belden aşağı kısımlarını yıkamakta kullanılan bir araç.
  3. Bk. bide
  4. (en)Bidet.
  5. (en)To dwell; to inhabit; to abide; to stay.
  6. (en)To remain; to continue or be permanent in a place or state; to continue to be.
  7. (en)To encounter; to remain firm under ; to endure; to suffer; to undergo.
  8. (en)To wait for; as, I bide my time.
  9. (en)Dwell; 'You can stay with me while you are in town'; 'stay a bit longer--the day is still young'.
  10. (en)See Abide.

firsa

  1. (C: Firas) hayız bezi.

firsad

  1. Kırmızı dut.

kollamak

  1. Olmasını, ortaya çıkmasını beklemek, gözetmek
  2. Göz önünde tutmak, gözlemek
  3. Korumak, gözetmek
  4. (en)Watch.
  5. (en)To watch.
  6. (en)To search.
  7. (en)To protect.
  8. (en)To look after.
  9. (en)To watch for.
  10. (en)To look out for.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

firsafirsadfirsfirsekfirstfirfir conefir needlefir treefiradkollamakkollamakollamamakkolla asılmakkollabekollagenkollagen telkollagenaz
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın