filler metal ne demek?

  1. Kaynak metali

kaynak

  1. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz
  2. Bir şeyin çıktığı yer, menşe.
  3. Bir haberin çıktığı yer.
  4. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge
  5. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge.
  6. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi.
  7. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi.
  8. Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer.
  9. Yeraltı sularının kendiliğinden yeryüzüne çıktığı yer.
  10. Üretim-fayda yaratma etkinliğinde kullanılan her türlü unsur.

filler bileşiği

  1. Bkz. Bileşim.

filler halat

  1. Çelik halatlarda iç ve dış katlar arasında, iç kattaki tel sayısı kadar ince dolgu teli bulunan sarmal yapıdaki halat.
  2. (en)Filler wirerope.

metal

  1. Çok yüksek elektrik ve ısı iletkenliği, kendine özgü parlaklığı olan, oksijenli birleşimiyle çoğunlukla bazik oksitler veren madde, maden.
  2. Dizgi makinelerinde satırları oluşturmak için eritilen antimon ve kurşun alaşımı.
  3. Ağır, sert, parlak, dövülebilir özellikler gösteren, ısıyı ve elektriği iyi ileten katı haldeki öğeler ya da alaşımlar. Bunların iç yapıları mini buzsullardan oluşmuştur.
  4. Ağır, sert, parlak, dövülebilir özellikler gösteren, ısıyı ve elektriği iyi ileten katı haldeki öğeler ya da alaşımlar. Bunların iç yapıları mini buzsullardan oluşmuştur.
  5. Asitlerdeki hidrojenlerin yerini alabilen, hidroksil köküyle de bazları oluşturan kimyasal öğe. (Genellikle çekilirlik, dövülürlük, parlaklık, ısı ve elektrik iletkenliğiyle belirlenen özellikleri vardır.)
  6. Lat: Maden.
  7. (en)Any of several chemical elements that are usually shiny solids that conduct heat or electricity and can be formed into sheets etc.
  8. (en)Mixture containing two or more metallic elements or metallic and nonmetallic elements usually fused together or dissolving into each other when molten; 'brass is an alloy of zinc and copper'.
  9. (en)Cover with metal.
  10. (en)Containing or made of or resembling or characteristic of a metal; 'a metallic compound'; 'metallic luster'; 'the strange metallic note of the meadow lark, suggesting the clash of vibrant blades'- Ambrose Bierce.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

filler bileşiğifiller halatfiller neckfiller wireropefillerfillefilledfilled a formfilled arcfilled bandfillfill a prescriptionfill a toothfill a vacuumfill across worksheetsmetalmetal alkilmetal amino asit şelatlarımetal aminoacid chelatedsmetal amyant contametal asbestos gasketmetal bağımetal barmetal barrelmetal bilimimetameta analizmeta silikatmeta tagsmeta yönlendirici grup
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın