fakirhane ne demek?

  1. Düşkünler yurdu.
  2. Alçak gönüllülük göstermek için kendi evinden bahsederken kullanılan bir söz

    Yusuf Ali'nin Yıldızlara Karşı'yı yazdığı masa bizim fakirhanede bulunuyor.

    Reşat Nuri Güntekin
  3. Mütevazilikle söz söyleyen kişinin evi. (Osmanlıca'da yazılışı: fakirhâne)
  4. (en)Home for impoverished old people who are homeless or handicapped.
  5. (en)Wretched little hole.
  6. (en)Mean house.

fakir

  1. Geçimini güçlükle sağlayan, yoksul, fukara, zengin karşıtı
  2. Olması gerekenden az
  3. Zavallı, kimsesiz
  4. Kişinin alçak gönüllülük göstermek için kendisine verdiği san
  5. Hindistan'da yokluğa, eziyete kendini alıştırmış derviş.
  6. yoksul
  7. Düşük gelirli
  8. Zavallı, garip.
  9. Derviş.
  10. Biçare, muhtaç, yoksul. İslam dini, ev kirası, yiyecek, içecek, giyecek, ilaç, yakacak gibi zorunlu ihtiyaçları karşılandıktan sonra yılda 96 gram altın alabilecek kadar geliri olmayanları fakir sayar. Fakirlerden vergi alınmaz, İslam devleti zorunlu ihtiyaçlarını karşılamada, tedavi, tahsil (öğrenim), yolculuk gibi durumlarda fakirlere yardım eder. Çağımızda insanların çoğunun yoksun olduğu sosyal güvenliğe kavuşturur. Bu sebeple de fakir-zengin arasında düşmanlık, zıddiyet, gerginlik, çatışma olmaz. Toplumda denge, huzur, mutluluk, sükun ve sosyal adalet sağlanır. (İnsanlardan istiğna ederek kendini ibadet ve taata, Kur'an ve iman ve İslamiyet hizmetine vakfeden zatlara da manen zengin manasına fakir denildiği de görülmüştür.)

fakir ama temiz giyimli kibar

  1. (en)Shabby genteel.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fakirfakir ama temiz giyimli kibarfakir babasıfakir beyazlarfakir cevher
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın