faiz farkı iade fonu ne demek?

  1. Kanunlarda ve yıllık programlarda kredi yoluyla teşviki öngörülen projelere düşük faizli kredi verilmesini sağlamak amacıyla, kaynağı bankaların kredilerine tahakkuk ettirdikleri faizlerden kredi türüne göre farklı oranlarda yaptıkları kesintilerden oluşan, TCMB nezdinde 1978 yılında kurulan ve 1984 yılında kaldırılan fon.
  2. (en)Interest Rebate Fund.

faiz farkı iadesi

  1. Bankadan kredi alarak yatırım yapan girişimciye, ödediği orta veya uzun vadeli yatırım kredisi faizinin bir bölümünün devletçe iade edilmesi.
  2. (en)Interest rebate.

faiz

  1. Kur'an'da Müslümanları vasfetme sadedinde birçok yerde geçmektedir.
  2. Kapitalist ekonomide, artık değerin değişikliğe uğramış biçimi olarak paranın fiyatı, kiralanan paranın kira bedeli.
  3. İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kâr, getiri, ürem, nema.
  4. Fon istem ve sunumunun karşılaşması sonucu oluşmuş fon fiyatı.
  5. Üretim faktörlerinden sermayenin getirisi.
  6. Fevz bulan, muradına ulaşan, başarı kazanan.
  7. Başarı kazanan.
  8. Taşan, coşan.
  9. Ödünç verilen para için alınan ve şer'an haram olan kar. Faizin iş hayatındaki manası, "sen çalış, ben yiyeyim"dir. Küçük tasarruf sahiplerinin paraları bankalarda toplanıp, büyük yekunlere ulaşır. Banka bu parayı aldığından daha büyük faizle iş sahiplerine kredi olarak verir. İstihsal edilen (üretilen) malların fiatına masraf olarak bu faiz eklenir. Böylece malların fiatı faiz yüzünden %50 civarında veya daha fazla artar. Bu malı satın alanlar, ödedikleri fiatla birlikte vaktiyle yatırımcının ödediği faizi kendileri ödemiş olurlar. Böylece tasarruf sahipleri bankadan aldıkları faizden çok daha fazlasını bu malı satın almakla geri ödemiş olurlar. Ayrıca fiatların yükselmesiyle dar gelirlilerin haklarına tecavüz etmiş olurlar. Çalışmadan para alıp vermekle zenginleşen bir zümrenin türemesine de sebep olurlar. İslam, faizi haram kılmakla bu haksızlıkları önler. (Bak: Riba)
  10. (en)Interest.

fark

  1. Ayırma, ayrılma, seçilme,
  2. Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, ayrım, nüans
  3. Ayrım.
  4. Çıkarma işleminin sonucu.
  5. Menkul değerler borsasında piyasa yapıcı tarafından belirlenen alış ve satış fiyatları arasındakifark.
  6. Kredi faizlerinde geri ödeme riskine göre belirlenen faizfarkı.
  7. Bk. çıkarım
  8. Arta kalan
  9. Ayrılık, başkalık.
  10. (en)Difference.

iade

  1. Alınmış bir şeyi geri verme
  2. Verilen bir şeyi almayarak geri çevirme, reddetme.
  3. Karşılıklı olarak yapma, mukabele etme.
  4. İadeli.
  5. 1) geri verme. 2) (kalıt = mîrâs'ta) denkleştirme(Ausgleichung).
  6. Bk. son baş yinelemesi
  7. Geri vermek. Eski haline getirme.
  8. (en)Reimbursement.
  9. (en)Remand.
  10. (en)Drawback.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

faiz farkı iadesifaizfaiz arakazancıfaiz arbitrajıfaiz değerdeşliği kuramıfaiz dışı bütçe dengesifaiz dışı bütçe fazlasıfaiz dışı bütçe giderlerifaiz dışı dengefaiz dışı fazlafaiz dışı gelirfaidefaidemendfaiencefaihfaikfarkı fahişfarkı farkedemeyenfarkı görebilenfarkı görmekfarkı paylaştırmafarkı tammfarkına vararakfarkına varılamazfarkına varılmamışfarkına varmafarkfark atmakfark denklemifark detektörüfark edilebilir
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın