ezmek ne demek?

  1. Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek

    Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım.

    E. B. Koryürek
  2. Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek, çiğnemek

    Rüzgârın içinde birbirini ezercesine kaçıştılar.

    S. F. Abasıyanık
  3. Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek.
  4. Üzmek, sıkıntıya sokmak

    Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir.

    A. Gündüz
  5. Baskı altında tutmak

    Mahzun yüzünü ağlaya ağlaya öpmek arzusu içimi bir açlık gibi ezdi.

    R. H. Karay
  6. Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak.
  7. Yenmek, sindirmek.
  8. Harcamak

    Paraları bir haftada ezerim.

    S. F. Abasıyanık
  9. (en)To jam.
  10. (en)Crush.
  11. (en)Pound.
  12. (en)Mash.
  13. (en)Weigh down.
  14. (en)Domineer.
  15. (en)Run over.
  16. (en)Run down.
  17. (en)Bray.
  18. (en)Comminute.
  19. (en)Crunch.
  20. (en)Grind.
  21. (en)Hold down.
  22. (en)Knock over.
  23. (en)Mangle.
  24. (en)Oppress.
  25. (en)Overbear.
  26. (en)Overwhelm.
  27. (en)Pulverize.
  28. (en)Quash.
  29. (en)Scrunch.
  30. (en)Smash.
  31. (en)Squash.
  32. (en)Squeeze.
  33. (en)Squelch.
  34. (en)Squish.
  35. (en)Stamp.
  36. (en)Stave in.
  37. (en)Steamrolle.
  38. (en)Liquidize.
  39. (en)Overpower.
  40. (en)Quell.
  41. (en)Swat.
  42. (en)Trample.
  43. (en)Tread.
  44. (en)To crush.
  45. (en)To pound.
  46. (en)To mash.
  47. (en)To squeeze.
  48. (en)To squash.
  49. (en)To liquidize.
  50. (en)To run over.
  51. (en)To tread.
  52. (en)To trample.
  53. (en)To oppress.
  54. (en)To tyrannize.
  55. (en)To overwhelm.
  56. (en)To suppress.
  57. (en)To trounce.
  58. (en)To defeat.
  59. (en)To massacre.
  60. (en)To bruise.
  61. (en)To depress.
  62. (en)To stir and mix.
  63. (en)To overtax.
  64. (en)Ro rub.
  65. (en)To pulverize.
  66. (en)To stamp.
  67. (en)To mill.
  68. (en)To batter.
  69. (en)To grind.
  70. (en)To break down.
  71. (en)To knead.
  72. (en)To triturate.

ezmek ip geçmek

  1. Çok sarsarak kesin üstünlük sağlamak.

ezme

  1. Sebze veya yemiş ezilerek yapılan yiyecek
  2. Bitkilerin etli ve yumuşak kısımlarını macun kıvamına getirmek üzere parçalamak, katı ve telsel kısımlarını süzerek ayıklamak işlemi.
  3. Ezmek işi.
  4. Karşısındakini uzun süre güreşemez duruma sokma.
  5. Yem parçacıklarının biçimi ve/veya irilikleri, gerektiğinde kıvama getirilmek veya tavlanmak suretiyle, merdaneler arasından geçirilerek düz, yassı partiküller durumuna getirilmesi.
  6. Kıtlık, kaht.
  7. (en)Crushing.
  8. (en)Mashing.
  9. (en)Grinding.
  10. (en)Puree.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ezmek ip geçmekezmeezme boyaezme çorbasıezme değirmeniezme deneyiezmezmanezmarezmarı etrakezmayiş
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın