eski toprak ne demek?

  1. Yaşlandığı hâlde dinç olan kimse

    ... ne de olsa eski toprak, atlatır bu vartayı da.

    A. İlhan
  2. (en)Old stager, oldster full of energy, hale and hearty.

eski tacir

  1. (en)Chapman

eski tarih atma

  1. Bk. geçmişle günleme

toprak

  1. Topraktan yapılmış
  2. Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü.
  3. Ülke
  4. Arazi, tarla.
  5. Kara.
  6. Kimyasal, fiziksel ve biyolojik faktörler etkisiyle oluşmuş, organik ve mineral maddelerin değişim ve karışımından meydana gelmiş olan litosferin gevşek kısmı.
  7. Yer kabuğunu oluşturan kayaçların fiziksel ve kimyasal etkilerle ufalanması sonucu oluşan yüzey tabakası.
  8. 1. yerkabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. ülke, memleket. 3. işlenmiş arazi.
  9. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü.
  10. Ülke, memleket.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

eski tacireski tarih atmaeski tarih atmakeski tarihle yazmakeski tarihlieskieski ağıza yeni taameski ağza yeni taameski ahiteski ahitin arami dilindeki tefsirlerieski ahitte dördüncü kitapeski ahitte geçen ikinci derecedeki peygambereski akademieski antik komedyaeski askereskeskabeskaboeskafeskaltopraktoprak akımıtoprak akmasıtoprak alkali elementlertoprak alkali metallertoprak altındakitoprak anatoprak antenitoprak arızasıtoprak aşınmasıtoprağa bağlamaktoprağa bağlıtoprağa dikmektoprağa dökülen şaraptoprağa gömülü kablo
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın