el sıkışmak ne demek?
- Pazarlıkta anlaşmak.
- Shake hands.
el sıkışma
- Handshake.
el sıkma
- Glad hand.
- Handshake.
sıkışmak
- Birbirine basınç yapacak kadar yaklaşmak
- Basınçla iki şey arasında kalmak.
- Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak
- Zor bir durumda kalmak
- Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntı duymak.
- Tuvalet ihtiyacı gelmek.
- Jam.
- Jam in.
- Be stuck.
- Tighten.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
el sıkışmael sıkmael sıkmakelelel açmakel adamıel ağzına bakan, karısını tez boşarel alel alameinel alemel aletiel alıcısıee 6 banyoe 6 prosese ağe boatsıkışmaksıkışmasıkışma elastisitesisıkışma gerilmesisıkışma indisisıkışma yüküsıkış tepişsıkış tepiş oturmaksıkışabilirliksıkışıksıkışık anda görevini üstlenmek