el kapısı ne demek?

  1. Aile ocağının dışında muhtaç olunan, gelir, geçim sağlayan, başkalarına ait olan yer

    El kapısı kızcağızın öyle canına yetmiş ki, soğan ekmeğe bile razı.

    H. Taner
  2. Yabancı ülke.
  3. (en)Another's house.

el kapısına düşmek

  1. Yabancıya muhtaç olmak: “Başından nasıl bir sergüzeşt geçmişti de böyle el kapılarına düşmüştü?” -R. H. Karay.

el kadar

  1. Çok küçük, küçücük

kapı

  1. Osmanlı Devleti'nde resmi görev yeri
  2. Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı.
  3. Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
  4. Devlet dairesi.
  5. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân
  6. Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer.
  7. Gidere yol açan gereksinim.
  8. Ev gezmesi için gidilen yer.
  9. (en)Door.
  10. (en)Portal.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

el kapısına düşmekel kadarel kaldırmakel kantarıel kararıelelel açmakel adamıel ağzına bakan, karısını tez boşarel alel alameinel alemel aletiel alıcısıee 6 banyoe 6 prosese ağe boatkapısı açıkkapısı açık olmakkapısına kilit vurmakkapısını aşındırmakkapısını çalmakkapısızkapısız kalmakkapısız leventkapısalkapıkapı açmakkapı adresikapı ağasıkapı ağzı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın