egzotik ne demek?

Kökeni: Fransızca

  1. Uzak, yabancı ülkelerle ilgili, bu ülkelerden getirilmiş, yabancıl

    Halit Fahri, ilk egzotik şairimizdi bizim.

    Y. Z. Ortaç

    Sonra, tuzu kuru insanlar değişiklik arar, egzotik tatlara da bayılırlar.

    Adalet Ağaoğlu
  2. İçinde bulunduğu yörede doğal olarak bulunmayan veya yetiştirilmeyen organizma veya tür.
  3. Bk. yabansı
  4. (en)Outlandish.
  5. (en)Exotic.
  6. (fr)Exotique

yabansı

  1. Acayip
  2. Tiyatro yapıtında seyirciye yabancı, ama ilginç gelen olay, konu, kişi, renk vb.
  3. (en)Exotic.
  4. (fr)Exotique

egzotik çorba

  1. Ana malzemesi deniz kırlangıcı, kaplumbağa vb. deniz ürünleri olan bir çorba türü.

egzotik hayvan

  1. Yabancıl hayvan.
  2. (en)Exotic animal.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

egzotik çorbaegzotik hayvanEgzotik kısa tüylü kediegzotik opsiyonlaregzotizmegzoterikegzotermikegzotermik reaksiyonegzoforiegzoftalmiegzogamiegzognatiegzojenegzajereegzajere etmekegzamaegzama bullozumegzama eritematoza
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın