dolaksız ne demek?

  1. Dolağı olmayan, büzgüsü bulunmayan

    Adamın sırtında yakasız bir mintanı, bacaklarında da dolaksız bir külot vardı.

    H. Taner

dolak

  1. Tozluk yerine bacaklara ayak bileğinden dize kadar dolanan ensiz ve uzun kumaş parçası.
  2. Baş örtüsü, yazma.
  3. Boyun atkısı.
  4. Yağlı güreşlerde güreş donu paçalarının eti kesmemesi için baldıra sarılan keçe ya da bezden sargı.
  5. (en)[Yos Sudarso Island] puttee.

dolakçı

  1. Yün çorap eskisi, kazak vb. satın alan kişi. (Uluğbey, Yassıören *Senirkent -Isparta)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dolakdolakçıdolakmandolaba girmekdolabı sezmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın