dikiş okuması ne demek?
- Çingene kavgalarının en uzun ve en ağza alınmaz tekerlemesi.
dikiş
- Cerrahi yolla, iki yapıyı veya yüzeyi birleştirme
- Dikme işi
- Dikme biçimi
- Dikilen yer.
- Giysi üzerinde gözle görülen dikilmiş iplik yolu.
- Dikilecek şey
- Giysi dikme işi, terzilik
- Sewing.
- Stitch.
- Seam.
dikiş atmak
- Yarılan veya yırtılan deriyi dikişle bir araya getirip tutturmak: Kafasına iki dikiş attılar.
- Put stitches in, stitch up, suture.
okuma
- Okumak işi, kıraat
- Film, mıknatıslı kuşak, mıknatıslı film gibi çeşitli gereç üzerine saptanmış optik ya da mıknatıslı sesin dinlenmesi amacıyla, bunlarınokuma kafasından geçirilmesi. TV
- Mıknatıslı görüntü kuşağının, görüntü ve ses imlerini okuyan kafadan geçirilmesi.
- Reading.
- Read.
- Study.
- Schooling.
- Perusal.
- Reproduction.
- Wiedergabe