demeç vermek ne demek?

  1. (yetkili bir kimse) bir konuda yayın organlarına açıklama yapmak, ºbeyanat vermek.
  2. (en)To make a statement.

demeç

  1. Yetkili bir kimsenin bir konuda yayın organlarına yaptığı açıklama, beyanat
  2. (en)Declaration.
  3. (en)Speech.
  4. (en)Statement.
  5. (en)Statement (made by sb in authority.

deme

  1. "gerçek mi", "yok canım" gibi şaşma anlatır.
  2. Anlam.
  3. Halk edebiyatında şiir.
  4. Genellikle Alevi şairlerin tarikatlarıyla ilgili konuları işleyen şiirlerine, kendilerince verilen ad.
  5. Ağıt.
  6. Atasözü.
  7. Demek işi
  8. Ateş körüğü.
  9. (en)Give; present; deal; produce, yield; cause; perform; say; take; teach; lecture; start, begin; overlook; surrender.
  10. (en)Payment.

vermek

  1. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
  2. Bırakmak veya bağışlamak
  3. Ondan bilmek, atfetmek
  4. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
  5. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
  6. Herhangi bir duruma yol açmak
  7. Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
  8. Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
  9. Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
  10. (en)Bring.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

demeçdemedeme gitsindemeandemean oneselfdemeaned himdemdem çekmekdem dökmekdem sürmekdem tutmakvermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın