dış tasarruflar ne demek?
- Bk. dışsal biriktirimler
dışsal biriktirimler
- Bir kentte, bir bölüm girişimlerin, başka girişimlerin bağımsız etkinlikleri sonucunda elde ettikleri kazançlar.
- External economies.
dış
- Herhangi bir cisim veya alanın sınırları içinde bulunmayan yer, hariç, iç karşıtı
- Bir konunun kapsamına girmeyen şey.
- Görülen, içte bulunmayan yüzey.
- Bir kimsenin görünüşü, durum ve davranışları.
- Bireyin ötesinde bir varlığı olan.
- Somut kavramlarda iki veya ikiden çok şeyde merkeze daha uzak olan.
- Yabancı ülkelerle ilgili.
- Açık havada geçen sahneleri içine alan çekim.
- Açık havada geçen görünçlüklerin yer aldığı çekim; bu anlamda, kapalı bir yerde çevrilse bile, görüntüleri açık havayı, işlikdışını gösteren çekim için de kullanılır
- Açık havada çevrilmiş çekim. İç'in karşıtı.
dış açı
- İki doğruyu kesen bir doğrunun bu doğruların dışında kalacak biçimde yaptığı açı.
- İki doğru ve bunları kesen bir çapraz için, çapraz açılardan söz konusu doğruların arasında bulunmayanlardan her biri.
- Bir üçgendeki açılardan biri için, bu açının kıyılarından biriyle öteki kıyının uzantısı arasında oluşan açı.
- Exterior angle.
- Angle extérieur
tasarruf
- Bir şeyi istediği gibi kullanma yetkisi, kullanım
- Tutum.
- Para biriktirme, artırım.
- Bir ekonomide belirli bir dönemde yaratılan gelirin tüketilmeyen, yani harcanmayan kısmı.
- Cari gelirin bir kısmının tüketilmeden gelecekte kullanılmak üzere ayrılması
- Harcama. ~ nisâbı: harcama özgürlüğü (Verfügungsfreiheit). ölüme bağlı ~: ölüme bağlı harcama.
- İdare ile kullanmak. Sarfetmek. Tutum. Sahib olmak. İdare etmek. Sahiblik. Kullanma hakkı.
- Provident.
- Saving.
- Economy.