condescend ne demek?
- Tenezzül etmek
- Sözde alçak gönüllülük göstermek
- Lütfetmek
- Küçümseme ile davranmak
tenezzül
- Kendi durumundan daha aşağıdaki bir işi, bir durumu kabul etme.
- Bk. düşme, alçalma
- (C.: Tenezzülat) İnme, düşme. Aşağılama.
- Deigning.
- Lowering oneself.
- Falling.
- Decrease.
- Condescesion.
- Stoop.
- Condescension.
condescendence
- İstekli olarak kendini alçaltma
- Tutum veya davranış himaye etme
- Diğerlerine karşı gururlu bir şekilde davranma
- Tenezzül etme
condescending
- Küçümseyen, hor gören
- Lütfeden, tenezzül eden