cereyan ne demek?

Kökeni: Arapça

1. Bir yöne doğru akma, akış, akıntı

   Köprünün parmaklığına dayandı, gözlerini Haliç'in kapkara sularına, bu suların cereyanına kaptırdı.

   Ercüment Ekrem Talu

2. Bir şeyin gelişme, olma durumu

   En iyisi zorlamamak, işi tabii cereyanına bırakmak.

   R. H. Karay

3. Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket

   Aşırı ırkçılık cereyanlarının yalancı şahidi olarak sahneye çıkarıldı.

   C. Meriç

4. Akım.

   Elektrik cereyanı.

5. Bk. akıntı, akım
6. Bk. akış
7. Bk. akım
8. Akma, akış, gidiş. Hareket. Akıntı. Gezme. Mürur. Vuku, vaki olma. (Osmanlıca'da yazılışı: cereyân)
9. Course.
10. Draught.
11. Flow.
12. Draft.
13. Current.
14. Course of events.
15. Movement.
16. Tendency.
17. Trend.
18. Race.
19. Stream.
20. Tide.
21. Influx.
22. Drift.
23. Rapid.
24. Swift.
25. Progress.
26. Switch.
27. Circulation.

akıntı akım

1. Bir topluluğun (yıldız ya da cisimler) belli bir doğrultudaki devinmesi.
2. Stream.
3. Courant

cereyan açık

1. Bk. akım açık

cereyan çarpmak

1. Elektrik akımına tutulup etkisinde kalmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)