cep televizyonu ne demek?
- Çok küçük boyutta veya cebe sığabilecek küçüklükteki televizyon.
- Boyu genellikle 7,5 cm olan, cepte taşınabilecek boyda almaç.
- Pocket receiver.
- Téléviseur de poche, récepteur de poche
cep telefonu
- Kişinin yanında taşıyabildiği, kablosuz telefon.
- Cep telefonlarının incelenmesini sağlayan yöntem.
- GSM phone.
- Mobile phone.
- Cell phone.
- Cellular phone.
cep
- Cep telefonu.
- Genellikle bir şey koymaya yarayan, giysinin belli bir yeri açılarak içine yerleştirilen astardan yapılmış parça
- Trafiği kolaylaştırmak, araçların durabilmesine olanak sağlamak için yaya kaldırımları veya şehirler arası yolların kenarlarına yapılan cep biçimindeki taşıt yanaşma yeri.
- Telefonu.
- Savaş alanının bir yerinde düşmanın geriletilmesiyle ortaya çıkan taktik durum, çökertme.
- Bk. kese
- Lay-by.
- Rest stop.
- Pocket.
- Circular error probable.
televizyon
- Vericiden iletilen dalgaların görüntü ve ses olarak görünmesini ve duyulmasını sağlayan aygıt, televizyon alıcısı.
- Fr. Elektromanyetik dalgalar vasıtasıyla hareketli veya hareketsiz şekillerin resmini uzaklara nakletme usulü.
- Elektromanyetik dalgaları canlı resim haline getiren ve eğitim alanında kendisinden etkili biçimde yararlanılan araç.
- Television.
- Boob tube.
- Gogglebox.
- Telly.
- The tube.
- Tele.
- The box.