cebi para görmek ne demek?

1. Parası yokken para kazanmaya başlamak. Artık para kazanmaya başlamak.

   Seni giydireceğiz, kuşatacağız, cebin para görecek, kurtulacaksın.

   N. F. Kısakürek

2. Iets beginnen te verdienen.

cebi delik

1. Parasız, eline geçen parayı hemen harcayan.
2. Tutumlu olmayan (kimse), savurgan.
3. Broke.
4. Hole in the air.
5. In the hole.

cebi dolu

1. Sitting pretty.

para

1. Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit.
2. Kazanç, zenginlik
3. Kuruşun kırkta biri.
4. Yanında, yan. Örn. Para-aortik aortun yanında.
5. Yunanca yanında anlamına gelen bir ön ek.
6. 1,4 durumunu gösteren ön ek.
7. Bir asit, tuz ya da esterin olağanüstü sayıda su molekülü ile birleştiğini gösterir ön ek.
8. Çift dönme nicem sayısı ve karşıt koşut çekirdek dönüsü koşulunu belirleyen ön ek.
9. Yan.
10. Yanında.Dgr.: anat. para

görmek

1. Göz yardımıyla bir şeyin varlığını algılamak, seçmek
2. Anlamak, kavramak, sezmek
3. Yanına gidip konuşmak.
4. Bir şey hakkında bir yargıya varmak, değerlendirmek.
5. Belirli bir zamanın içinde bir olaya tanık olmak, yaşamak
6. Yapmak, etmek.
7. Kendisine yapılmak, bir davranışla karşılaşmak, maruz kalmak.
8. Almak.
9. Transact.
10. Observe.

Türetilmiş Kelimeler (bis)