carburettor float lever ne demek?
- Karbüratör şamandırası kolu
karbüratör
- Patlamalı motorlarda akaryakıtı buharlaştırıp hava ile karışmasını sağlayan cihaz.
- Bk. karaç
- Carburetor.
- Carburettor.
- Carburetter.
- Carbureter.
carburettor float fulcrum pin
- Karbüratör şamandırası muvazene pimi
carburettor float needle valve
- Karbüratör şamandırası iğne subabı
float
- Dalgalanma, çalkalanma
- Yüzmek, su üzerinde durmak, batmamak, süzülmek, dolaşmak, yüzdürmek, kurmak (şirket), yaymak, piyasaya çıkarmak, dalgalanmak
- Su üstünde yüzen herhangi bir şey
- Sal
- Olta mantarı
- Şamandıra, duba
- Geçit resminde kullanılan süslü araba
- Pervane tahtası
- Mala
- Dondurmalı gazoz
lever
- Kaldıraçla kaldırmak
- Manivela, manivela kolu
- Fazla gayret sarfına vasıta olan şey
- Manive!a ile kaldırmak veya hareket ettirmek veya etmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
carburettor float fulcrum pincarburettor float needle valvecarburettor floatcarburettorcarburettor adaptorcarburettor adjustmentcarburettor air cleanercarburettor air horncarburettor attaching studcarburettor bodycarburettor bowlcarburettor check valvecarburettor check valve ballcarburettedcarburettercarburetcarburetedcarburetercarburetorcarburetor floating devicefloatfloat a banfloat bridgefloat chamberfloat chargefloat linefloat over textfloat planefloat tofloat valveflo