canı sıkkın ne demek?

  1. Keyfi kaçmış (kimse)

    Pencereden canı sıkkın ayrılırken polislerinden birini odasına çağırdı.

    N. Cumalı
  2. (en)Depressed.
  3. (en)Disgruntled.
  4. (en)Fraught.
  5. (en)Out of spirits.

keyfi

  1. İsteğe bağlı olan.
  2. Gerçeğe, akla, yol ve yöntemine uymayan.
  3. İsteğe bağlı olan, bir kurala bir düzene bağlı olmayan.
  4. Bk. isteğe bağlı
  5. (en)High-handed.
  6. (en)Discretionary.
  7. (en)Go as you please.
  8. (en)Gratuitous.
  9. (en)Permissive.
  10. (en)Arbitrary.

canı sıkkın olmak

  1. Keyifsiz olmak.
  2. (en)Be in the mopes, mope.

canı sıkılmak

  1. Içi sıkılmak, yapacak bir işi olmamaktan tedirginlik duymak, bir olaya üzülüp neşesi kaçmak.
  2. Öfkelenmek
  3. Üzülmek
  4. (en)Feel blue, be bored, be annoyed, bother about.

sıkkın

  1. Çok sıkılmış.
  2. Sıkıntılı, bungun.
  3. (en)Fed up.
  4. (en)Annoyed.
  5. (en)Disgusted.
  6. (en)Distressed.
  7. (en)Troubled.
  8. (en)Worried.
  9. (en)Depressed.
  10. (en)Bored.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

canı sıkkın olmakcanı sıkılmakcanı sıkılmışcanıcanı acımakcanı ağzına gelmekcanı burnuna gelmekcanı burnundacanı cana ölçmekcanı canına sığmamakcanı cebindecanı çekmekcanı çıkasıcacancan acısıcan afford tocan alacak noktacan alıcısıkkınsıkkınlıksıkkesıkkifsıksık ağaçlısık ağaçlıksık bağ dokususık çimen parçası
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın