bulutçuk ne demek?
- Küçük bulut
Cam kırıklarına benzer, kesici, acıtıcı bulutçukların kayıp kayıp gittikleri bir gökyüzü.
A. İlhan
küçük
- Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- Yaşı daha az olan
- Niceliği az olan
- Niteliği aşağı olan, bayağı.
- Geri aşamada.
- Değersiz, önemsiz
- Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
- Kısık, parlak olmayan(ses)
- Small.
- Little.
bulut
- Atmosferdeki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan, biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrılan yığınlar
- Herhangi bir şeyden oluşan yoğun yığın
- Keder, endişe
- Havayuvarında asılı durumdaki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan; biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrımlı yığınlar.
- su buharlarının yoğunlaşmasıyla meydana gelen ve gökyüzünde mahiyetine göre farklı yükseklikte bulunan hava kütlesi
- Atmosferdeki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan, biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrılan yığınlar. 2. Kısa süren hafif yağmur.
- Plume.
- Cloud.
- Nuage
bulut alt siniri
- Cloud base