bonkör ne demek?

Kökeni: Fransızca

  1. İyi yürekli.
  2. Cömert.

    Bonkör bir insan.

  3. Fr. Hulus-i kalb. Kalb temizliği. İyilik.
  4. (en)Generous.
  5. (fr)Bon coeur

iyi

  1. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
  2. Bol, yararlı, kazançlı.
  3. Çok.
  4. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
  5. Esen, sağlıklı.
  6. Yerinde, uygun.
  7. Yeterli, yetecek miktarda olan
  8. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
  9. (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
  10. Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.

bonkörlük

  1. İyi yüreklilik, eli açıklık, cömertlik.
  2. (en)Generosity.

bonk

  1. (Kaba Britanya Argosu) cinsel ilişkiye girmek
  2. Vurmak, çarpmak, tokatlamak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bonkörlükbonkbonkalitbonkersbonkrekic acidbon appetitbon appetitebon motbon otubon ton
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın