boğum boğum ne demek?

  1. Çok boğumlu
  2. (en)Gnarled.

çok

  1. Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
  2. Aşırı bir biçimde
  3. (en)Galore.
  4. (en)Great.
  5. (en)Handsome.
  6. (en)Infinite.
  7. (en)Like blazes.
  8. (en)Perfectly.
  9. (en)Power of.
  10. (en)Profu.

boğum noktası

  1. (en)Nodal point.

boğum

  1. Bkz. düğüm, gangliyon
  2. Boğulmuş, sıkılmış yer
  3. Parmak, kamış, saz vb. bitkilerin şişkince bölümü.
  4. İnce damarların veya sinirlerin yumak gibi toplandığı yer.
  5. Durağan dalgalarda titreşim genliğinin sıfır olduğu noktalar.
  6. Yaprakların gövde üzerinde bağlı oldukları yer. Nodyum.
  7. (en)Node.
  8. (en)Articulation.
  9. (en)Joint.
  10. (en)Knuckle.

boğum

  1. Bkz. düğüm, gangliyon
  2. Boğulmuş, sıkılmış yer
  3. Parmak, kamış, saz vb. bitkilerin şişkince bölümü.
  4. İnce damarların veya sinirlerin yumak gibi toplandığı yer.
  5. Durağan dalgalarda titreşim genliğinin sıfır olduğu noktalar.
  6. Yaprakların gövde üzerinde bağlı oldukları yer. Nodyum.
  7. (en)Node.
  8. (en)Articulation.
  9. (en)Joint.
  10. (en)Knuckle.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

boğum noktasıboğumboğumlamaboğumlama durağıboğumlama duruşuboğumlama vurgusuboğumlamakboğumlamalı sesboğumlanmaboğumlanma bozukluğuboğuboğucuboğucu dumanboğucu gazboğucu hava
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın