bağlayıcı ne demek?

  1. Bağlama niteliği olan.
  2. Bağlamaya ve birleştirmeye yarayan: "Ve" bağlayıcı bir edattır.
  3. Uyulması zorunlu.

    İlk ders olarak besmeleyi öğrendiler.

    Y. K. Beyatlı
  4. (en)Binding.
  5. (en)Connecting.
  6. (en)Stringent.
  7. (en)Linking.
  8. (en)Connective.
  9. (en)Restrictive.
  10. (en)Subordinative conjuction.
  11. (en)Obligatory.
  12. (en)Binding agent.
  13. (en)Binder.
  14. (en)Fixer.
  15. (en)Coupler.
  16. (en)Switch.
  17. (en)Rigger.
  18. (en)Fixing agent.
  19. (en)Binding effect.
  20. (en)Tying.
  21. (en)Connector.

bağlama

  1. Üç çift telli olan ve mızrapla çalınan bir saz.
  2. Yapılarda duvarları birbirine bağlayan kiriş, putrel vb.
  3. Bağlamak işi.
  4. Bağ, bağlayan şey.
  5. Bitkiyi bağ ile sarma.
  6. Halatların sıkı sıkıya bağlanması.
  7. Kan damarını bağ ile sıkmak.
  8. Türk edebiyatında kitap yazma, eser telif etme.
  9. (en)Connecting.
  10. (en)Affiliation.

bağlayıcı aracı

  1. (en)Connector tool

bağlayıcı çekim

  1. Bir görünçlüğün kurgusunda zaman ya da akıcılık yönünden duyulan boşluğu doldurmak için kullanılan çekim.
  2. (en)Cut-in scene, bridging shot, matching shot, linking shot, cover shot, splicing scene, cut-away.
  3. (al)Verbindungsszene, Verbindungsstück, Einschnitt
  4. (fr)Plan de coupe (de raccord, de liaison)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bağlayıcı aracıbağlayıcı çekimbağlayıcı değilbağlayıcı dizilerbağlayıcı görüntübağlayıcı istasyonlarbağlayıcı komplekslerbağlayıcı maddebağlayıcı olmayanbağlayıcı peptid
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın