büyük pencere ne demek?
- Picture window
picture
- Resim, tasvir, suret, timsal
- Tanımlama, tarif
- Filim
- Gorüntü
- Tanımlamak, tarif veya tasvir etmek, resmetmek
- Canlandırmak, tasavvur etmek, hayal etmek
- Resmetmek, çizmek, betimlemek, kafasında canlandırmak, yansıtmak
büyük peder
- Büyük baba, dede
büyük pelvis
- False pelvis
pencere
- Yapıları veya tren, vapur vb. ulaşım araçlarını aydınlatmak, havalandırmak amacıyla yapılan, çerçeve, cam, panjur, perde gibi eklentilerle daha kullanışlı bir duruma getirilen açıklık
- Bir çeper veya organın deliği
- Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi çeşitli aygıtlarda mercek ardında yer alan ve film üzerine açılan,pencereyi belirleyen dikdörtgen delik.
- Window.
- Window, aperture, film gate.
- Filmfenster, Bildfenster
- Fenêtre
Türetilmiş Kelimeler (bis)
büyük pederbüyük pelvisbüyük perhizden önceki salıbüyük perhizin başlangıcı olan salı günübüyük pabuçbüyük parabüyükbüyük küçük harf ayırsamalıbüyük 8büyük 8 mmlik alıcıbüyük 8 mmlik göstericibüyük 8 yöntemibüyük abdestbüyük abdest yapmakbüyük abdesti gelmekbüyük açıklıklı mercekbüyübüyü bilayınbüyü bozmakbüyü dönemibüyü gibipencerepencere açılmıyorpencere açmakpencere bantıpencere başlık çubuklarıpencere boyupencere camıpencere çerçevesipencere çerçevesi takmakpencere demiripencepencpencacappencahpencahsalepencap