asalet ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Soyluluk, asillik.

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum.

    N. F. Kısakürek
  2. Köklü, esaslı olma, asilliğe uygun davranma, soy ve nesep sahibi olma.
  3. Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma, vekillik karşıtı.
  4. Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu.
  5. Yabancı unsurlara karışmamış, arı.
  6. Necabet, zadeganlık.
  7. Soy temizliği.
  8. Temiz soyluluk.
  9. Köklülük.
  10. Metanet.
  11. (en)Definitive appointment.
  12. (en)Nobleness.
  13. (en)Blue blood.
  14. (en)Dignity.
  15. (en)Peerage.
  16. (en)Quality.
  17. (en)Nobility.
  18. (en)Nobleness
  19. (en)Nobelness.
  20. (en)Blood.

asalet armalı

  1. (en)Coroneted.

asalet veren

  1. (en)Ennobling.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

asalet armalıasalet verenasalet vermeasaletenasaleten atamaasaleten atamakasaleten atanmaasaleten atanmakasaletliasaletluasaleasalasal belirtenasal cisimasal değişkenasal deprem
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın