arızalı ne demek?

  1. Engebeli

    Ordu arızalı fakat kısa bir yoldan yürüyüşe tekrar başladı.

    F. F. Tülbentçi
  2. Aksayan, işlemeyen, bozulmuş (araç vb.).
  3. Yarım yamalak, idare edecek biçimde

    Eniştemizin memuriyet hayatı büsbütün duraklayacağı yerde arızalı seyrine devam ediyorsa, bu ancak babasının sayesinde oluyordu.

    A. Ş. Hisar
  4. (en)Broken.
  5. (en)Faulty.
  6. (en)Defective.
  7. (en)Out of order.
  8. (en)Broken-down.
  9. (en)Uneven.
  10. (en)Rough.
  11. (en)Rugged.
  12. (en)Damaged.
  13. (en)Accidented.
  14. (en)Undulating.
  15. (en)Hilly.

engebeli

  1. Engebesi olan, engebesi çok olan, arızalı.
  2. (en)Uneven.
  3. (en)Rough.
  4. (en)Bumpy.
  5. (en)Rugged.
  6. (en)Rude.
  7. (en)Broken.
  8. (en)Steep and broken.
  9. (en)Hilly.

arızalı çocuk

  1. Bk. özürlü çocuk

arızalanma

  1. Arızalanmak işi, bozulma.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

arızalı çocukarızalanmaarızalanmakarızaarıza bulgulamaarıza çözümlemesiarıza halinde kullanılan yolarıza kılavuzuarızarız olmaarız olmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın