aparmak ne demek?

  1. Almak, alıp götürmek

    Geçme namert köprüsünden, ko aparsın su seni.

    Evliya Çelebi
  2. Gizlice almak, alıp kaçmak, çalmak

    Sözü geçen para ehemmiyetsiz bir şeydi ve müdür muavini, onu çok ustalıkla aparmıştı.

    H. Taner
  3. (en)To carry away.
  4. (en)To make off with.

aparma

  1. Aparmak işi.

apar

  1. Oyuncunun rol gereği seyircilerin duyacağı biçimde, ama öbür oyuncular sanki duymuyormuş gibi düşünmesi ya da konuşması. 2 - Oyuncunun doğrudan seyirciye dönerek konuşması.
  2. (en)Aside.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

aparmaaparapar toparapar topar gitmekapar topar kaçmaaparareapaapa tarkanapaceapacheapache dance
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın