anlam vermek ne demek?
- Anlamlandırmak, kavramak.
- Kendince bir yargıya varmak, yorumlamak.
- Make of.
anlam verememek
- Make nothing of.
anlam vurgusu
- Cümle içinde anlam bakımından ağırlık verilmek istenen kelime üzerine, o kelimenin cümledeki yeri de değiştirilerek uygulanan vurgu: || 1. Yarın kardeşimle birlikte İstanbula gidiyoruz (başka yere değil). || 2. Yarın İstanbula kardeşimle birlikte gidiyoruz (yalnız veya bir başkası ile değil). || 3. Kardeşimle birlikte İstanbula yarın gidiyoruz. (başka zaman değil) vb. || Bir düşünceyi abartmalı olarak belirtmek üzere yapılan vurgulama daanlam vurgusudur: Yıldırım süratiyle gelip gitti. İyiki otobüsü yakalayabildim, yoksa hâlim bu saatte nic olurdu vb. bk. belirtme vurgusu.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
anlam verememekanlam vurgusuanlam alanıanlam aykırılığıanlam bayağılaşmasıanlam belirsizliğianlam benzerliğianlamanlam bilgisianlam bilimcianlam bilimianlam bilimselanlaanla şeyinanladığı dille konuşmakanladımsa arap olayımanlagevermekvermek istememekvermeverme aralığıverme durumuverme hedefiverme kaynağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious