alemi esbab ne demek?

  1. Sebepler alemi. Her şeyin bir sebebe dayanarak olduğu alem. Bu dünya. (Osmanlıca'da yazılışı: âlem-i esbab)

alemi ekber

  1. En büyük alem. Kainat.(Şu kainat denilen alem-i ekber ve insan denilen onun misal-i musağğarı olan alem-i asgar, kudret ve kader kalemiyle yazılan afaki ve enfüsi vahdaniyet delailini gösteriyorlar. Evet, kainattaki san'at-ı muntazamanın küçük bir mikyasta, nümunesi insanda vardır. O daire-i kübradaki san'at, Sani-i Vahid'e şehadet ettiği gibi, şu insanda olan küçük mikyastaki hurdebini san'at dahi, yine O Sani'a işaret eder, vahdetini gösterir. M.) (Osmanlıca'da yazılışı: âlem-i ekber)

alemi emir

  1. Sadece bir emr-i İlahi ile işlerin hemen olduğu alem. Yaradılışa ait kanunlar alemi.(Ruha bir derece müşabih ve ikisi de alem-i emirden ve iradeden geldiklerinden masdar itibariyle ruha bir derece muvafık, fakat yalnız vücud-u hissi olmayan nevilerde hükümran olan kavanine dikkat edilse ve o namuslara bakılsa görünür ki: Eğer o kanun-u emri, vücud-u harici giyse idi o nevilerin birer ruhu olurdu. Halbuki o kanun daima bakidir. Daima müstemir, sabittir. Hiçbir tagayyürat ve inkılabat, o kanunların vahdetine te'sir etmez, bozmaz. Mesela: Bir incir ağacı ölse, dağılsa; onun ruhu hükmünde olan kanun-u teşekkülatı zerre gibi bir çekirdeğinde ölmiyerek baki kalır. İşte madem en adi ve zaif emri kanunlar dahi böyle beka ile, devam ile alakadardır. Elbette ruh-u insani, değil yalnız beka ile, belki ebed-ül abad ile alakadar olmak lazım gelir. Çünki: Ruh dahi Kur'anın nassıyla $ ferman-ı celili ile alem-i emirden gelmiş bir kanun-u zişuur ve bir namus-u zihayattır ki; kudret-i ezeliyye, ona vücud-u harici giydirmiş. Demek, nasıl ki, sıfat-ı iradeden ve alem-i emirden gelen şuursuz kavanin daima veya ağleben baki kalıyor. Aynen onların bir nevi kardeşi ve onlar gibi sıfat-ı iradenin tecellisi ve alem-i emirden gelen ruh, bekaya mazhar olmak daha ziyade kat'idir, layıktır. Çünki zivücuttur, hakikat-ı hariciye sahibidir. Hem onlardan daha ulvidir. Çünki zişuurdur. Hem onlardan daha daimidir, daha kıymettardır. Çünki zihayattır. S.)(Maddiyattan olmayan, bilhassa mahiyetleri mütebayin olan bir çoklukta tasarruf eden bir zatın, o çokluğun herbirisiyle bizzat mübaşeret ve mualecesi lazım değildir. Evet asker neferatı arasında bir kumandanın tasarrufatı, tanzimatı, ancak emir ve iradesiyle husule gelir. Eğer o kumandanlık vazifeleri ve işleri, neferata havale edilirse, her bir neferin bizzat mübaşeret ve hizmetiyle veya herbir neferin bir kumandan kesilmesiyle vücud bulacaktır. Binaenaleyh, Cenab-ı Hakk'ın mahlukatındaki tasarrufu, yalnız bir emir ve irade ile olur. Bizzat mübaşereti yoktur. Şemsin kainatı tenvir ettiği gibi. M.N.) (Osmanlıca'da yazılışı: âlem-i emir)

esbab

  1. (Sebeb. C.) Sebebler. Bir şeye vasıta olanlar. Sebeb olanlar. (Evet, izzet ve azamet ister ki; esbab, perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve Celal ister ki; esbab, ellerini çeksinler te'sir-i hakikiden. M. N.)(Cenab-ı Hak, müsebbebatı esbaba bağlamakla, intizamı, temin eden bir nizamı kainatta vaz'etmiş. Ve her şeyi, o nizama müraat etmeğe ve o nizamla kalmaya tevcih etmiştir. Ve bilhasa insanı da, o daire-i esbaba müraat ve merbutiyet etmeğe mükellef kılmıştır. Her ne kadar dünyada, daire-i esbab, daire-i itikada galip ise de; Ahirette hakaik-i itikadiye tamamen tecelli etmekle, daire-i esbaba galebe edecektir. Buna binaen, bu dairelerin herbirisi için ayrı ayrı makamlar, ayrı ayrı hükümler vardır. Ve her makamın iktiza ettiği hükme göre hareket lazımdır. Aksi takdirde daire-i esbabda iken; tabiatiyle, vehmiyle, hayaliyle daire-i itikada bakan; Mu'tezile olur ki, te'siri esbaba verir. Ve keza, daire-i itikadda iken, ruhuyle, imaniyle daire-i esbaba bakan da, esbaba kıymet vermeyerek Cebriye mezhebi gibi tenbelcesine bir tevekkül ile nizam-ı aleme muhalefet eder. İ.İ.)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

alemi ekberalemi emiralemi ervahalemi asgaralemi berzahalemi ceberutalemi fanialemi gaybalemi habalemi islamalemalem olmakalem tipalem yapanalem yapmakesbabesbabı feshiyyeesbabı hakikiyeesbabı mucibeesbabı muhaffifeesbabı mücbireesbabı müşeddideesbabı nakziyyeesbabı nüzulesbabı sahihaesb
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın