aldanmak ne demek?
- Görünüşe bakarak yanlış bir yargıya varmak, yanılmak
Hâline, tavrına bakan sana aldanır.
Ö. Seyfettin - Bir hileye, bir yalana kanmak.
- Düş kırıklığına uğramak
Sen benim dediklerime kulak ver, aldanmazsın!
M. Ş. Esendal - Avunmak, oyalanmak.
- Havanın birden ısınmasıyla zamansız açan çiçek, soğuk sebebiyle donmak.
- Fall for.
- To be deceived.
- To be duped.
- To be had.
- To be wrong.
- To be mistaken.
- To be deceived / duped.
- Fall for sb.
aldanma
- Aldanmak işi.
- Aldanış.
- Delusion.
- Bust.
- Illusion.
- Deception.
aldanmamak
- (neg. form of aldanmak) fall for.