akuzatif ne demek?
Kökeni: Fransızca
- Belirtme durumu.
- Yükleme hali, yükleme durumu
- Yapma durumu
- The accusative
- Accusative
- The objective case
belirtme
- Açıklama, belli bir hale getirme, göz önüne koyma.
- Belirli kılma, görüş bildirme, tasrih
- Temayüz ettirme, tayin.
- Specification.
- Clarification.
- Clear revelation.
- Clearly revealing.
- Designation.
- Determination.
- Full definition.
akuz
- Pulluğun toprak üzerinde açtığı iz.
akuzi
- işitme yeteneği; işitme.