akraba ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Kan veya evlilik yoluyla birbirine bağlı olan kimseler, hısım

    Geceleyin, babam, amcam, akrabamız, hepsi istasyonda idiler.

    Y. K. Beyatlı

    Onun akrabânız olduğunu bilmiyordum.” Gelibolu’da akrabâsı falan yoktu.

    Ö. Seyfeddin
  2. Oluşma yönünden aynı kaynağa dayanan şeyler.
  3. Biri, diğerinin doğurduğu sonuç veya olgular.

    Zulüm zorbalıkla akrabadır.

  4. Yakınlar
  5. Aralarında soyca, nesepce yakınlık olanlar
  6. (en)Related.
  7. (en)Connected.
  8. (en)Akin.
  9. (en)Akin to.
  10. (en)Agnate.
  11. (en)Allied.
  12. (en)Connate.
  13. (en)Consanguine.
  14. (en)Kindred.
  15. (en)Relative.
  16. (en)Flesh and blood.
  17. (en)Cognate.
  18. (en)Connection.
  19. (en)Connexion.
  20. (en)Folks.
  21. (en)Relation.
  22. (en)Relatives.
  23. (en)Family.
  24. (en)Kinsman.
  25. (en)Kin, relative.
  26. (fr)Parent

akraba çıkmak

  1. Konuştuktan sonra akraba olduklarını anlamak.

akraba dışı yetiştirme

  1. Akraba olamayan hayvanlar arasında yapılan birleştirmeyi ön gören yetiştirme.
  2. (en)Out breeding.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

akraba çıkmakakraba dışı yetiştirmeakraba dillerakraba evliliğiakraba evliliği sonucu olanakraba ile evlenmekakraba ile ye, iç alışveriş etmeakraba ile zina kabilindenakraba katiliakraba katili ile ilgiliakrabakraakr
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın