akındırık ne demek?

1. Reçine, çam sakızı, akma.
2. Boyacılıkta kullanılan, rengi sarıdan kahveye değişen, genellikle saydam ve örgensel çözenlerde çözünen, sudan etkilenmeyen, örgensel ya da örgüsüz, katı ya da yarı katı gereç.
3. Resin.
4. Résine

akın

1. Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması.
2. Gol atmak veya sayı yapmak amacıyla karşı takımın sahasına doğru genellikle topluca girişilen hücum.
3. Bir şeyin yoğun bir halde gelişi ya da gidişi
4. Kazak-Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad.
5. Sayı yapmak üzere karşı takım kalesine doğru genellikle topluca girişilen eylem.
6. Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul gibi amaçlarla toplu olarak yapılan baskın.
7. Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, hızlı hareket kabiliyetine sahip.
8. Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması.
9. Çevik hareketlerle düşman üstüne yürüme.
10. Ekin, harmandan alınan buğday.

akın akın

1. Arkası kesilmeyen kalabalık öbekler durumunda
2. Rushing and surging in grounds.
3. In crowds

Türetilmiş Kelimeler (bis)