aftos ne demek?

Kökeni: Rumca

  1. Gönül eğlendiren kimse

    Delikanlının sarı kıvırcık saçlı aftosu bile bu seslere alışık olduğu hâlde ürktü.

    S. F. Abasıyanık
  2. Dost, oynaş, kapatma, metres

    Herifçioğlu sanki aftosundan ayrılmış gibi efkârlanıyor

    E. E. Talu
  3. (en)Steady, regular boyfriend
  4. (en)Regular girlfriend
  5. (en)Mistress

gönül

  1. Duygu, his, aşk.
  2. Heves, niyet.
  3. Kibir, gurur.
  4. Tabiat, huy.
  5. Sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır vb. kalpte oluşan duyguların kaynağı.
  6. İstek, arzu.
  7. (Geniş anlamda) Duyguların, ruhsal kıpırdanmaların, iç çabaların taşıyıcısı.
  8. Duygu bağlılığı yetisi: duygunun bağlılık, birliktelik duyuran kavrayıcılığı.
  9. Kişiyi tanrıyla, insanla ve dünyayla içten bir ilişki içine koyan, ruhun derinliklerindeki güç.
  10. İnsanın manevi varlığının ifadesi, inancı ve hislerinin kaynağı

aftos piyos

  1. Önemsiz, değersiz, işe yaramaz, derme çatma, uyduruk.

aftosa

  1. Aftosa, ayak ve ağız hastalığı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

aftos piyosaftosaaftobulusaftoidaftonjiaftaft canopyaft entry dooraftabaftabe
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın