affetmek ne demek?

  1. Bağışlamak

    Açgözlülüğü içeride de dışarıda da affetmeyen gözü tok insanlarız.

    A. N. Asya

    Bütün günahlarımı affetmiş sanki Tanrım / Duyuyorum kalbimde tadılmamış sevgiyi.

    Z. O. Saba
  2. Hoşgörü ile karşılamak, mazur görmek.

    Beni affedin, gelemeyeceğim.

  3. Bir kimsenin sorumluluğundaki bir görevden ya da işten çıkmasına izin vermek

    Beni bu çalışmadan bir defalık affedin lütfen.

    Seni müdürlükten affediyorum.

  4. Hoş görmek
  5. (en)Forgive.
  6. (en)Excuse.
  7. (en)Pardon.
  8. (en)Condone.
  9. (en)Absolve.
  10. (en)Release.
  11. (en)Dismiss.
  12. (en)Remit.
  13. (en)Overlook.
  14. (en)To pardon.
  15. (en)To forgive.
  16. (en)To excuse.
  17. (en)To condone.
  18. (en)To absolve.
  19. (en)To overlook.
  20. (en)To relieve / to remove from a job.
  21. (en)Post.
  22. (en)To write off a penalty.
  23. (en)To show clemency.
  24. (en)To waive a debt.
  25. (en)Grant pardon.

bağışlamak

  1. Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek.
  2. Herhangi bir kötü davranış için ceza vermekten vazgeçmek, affetmek
  3. Görevden çekmek, almak.
  4. Deyimlerde "Tanrı esirgesin, ayırmasın" anlamlarında kullanılan bir söz.
  5. Hibe etmek, armağan etmek, hediye etmek, bahşetmek, lütfetmek.
  6. (mecaz) hoşgörmek
  7. (en)Donate.
  8. (en)Give away.
  9. (en)Give to charity.
  10. (en)Pardon.

affetme

  1. Bağışlama
  2. Bk. bağışlama
  3. (en)Forgiveness.
  4. (en)Remission.
  5. (en)Pardoning.
  6. (en)Forgiving.
  7. (en)Condoning.
  8. (en)Absolving.
  9. (en)Absolution.

affetmemek

  1. Bağışlamamak, hoşgörmemek.
  2. (en)(neg. form of affetmek) forgive, excuse, pardon, condone, absolve; release, dismiss, remit.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

affetmeaffetmemekaffetmeyenaffetmezaffetmişsinaffetaffeaffearaffectaffect an accentaffect ignorance
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın