adamak ne demek?

1. Bir dileğin gerçekleşmesi amacıyla kutsal bir güce yönelik bir niyette bulunmak, nezretmek.

   Ordu milletlerin en çok dövüşen, en sarpı / Adamış sevdiği Allah’ına bir böyle yapı.

   Y. Kemal

2. Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek, ant niteliğinde söz vermek

   Adamak kolay, ödemek güçtür.

   Atasözü

3. Zaman ayırmak, tahsis etmek

   Olumlu, verimli bir işe adayacağı zamanını, abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider.

   H. Taner

4. Birine bir şeyi vermeyi üstüne almak.
5. Yoluna baş koymak, feda etmek

   Karac’oğlan der ki bilirim seni / Adadım yoluna kurban bu canı.

   Karacaoğlan

6. Commit.
7. Offer.
8. Consecrate.
9. Devote.
10. Give up.
11. Wed with.
12. Dedicate.

adamak kolay, ödemek zordur

1. Söz vermek kolaydır ancak o sözü yerine getirmek zordur.

adamakıllı

1. Çok, haddinden fazla, aşırı derecede
2. Gerektiği gibi, mükemmel şekilde, iyice, enikonu
3. Gereğinden çok, iyice, bir güzel, bir temiz
4. Tam, yerli yerinde, iyi, uygun, gereği gibi.
5. Thoroughly.
6. Fully.
7. Completely.
8. Substantially.
9. Carefully.
10. Painstakingly.

Türetilmiş Kelimeler (bis)