açık duruş ne demek?

  1. Klasik balede dansçının sağ ayak önde, sol omuz öne doğru ve kafa sola dönük olarak duruşu. Bacaklar, arkaya ya da öne hareket edebilmek için açık olarak yerleştirilir.
  2. (en)Open position, effacé.
  3. (fr)Position ouverte, effacé

açık duruşma

  1. Mahkemede herkesin duruşmayı dinleyebileceği oturum, açık celse.
  2. Yasada gösterilen nedenler dışında herkese açık olarak yapılan yargılama.
  3. (en)Public hearing.
  4. (en)Public trial.
  5. (en)Open trial.
  6. (en)Publicity of the proceedings.
  7. (fr)Publicité des débats

açık durum

  1. Güreşte vücudun dizler bükülü, ayaklar açık, dirsekler gövdeye yakın, kollar yarı gergin olarak aldığı durum.
  2. (en)Clear-cut situation
  3. (en)On-position
  4. (en)Exposed situation

duruş

  1. Durma işi veya biçimi
  2. Fotoğraf plaklarının, resmi alınacak cisme gösterilip tekrar kapatılması; ırakgörüre yerleştirilmiş plak kapağının açılıp resmin çekilmesi ve kapağın yeniden kapatılması.
  3. Doğum sırasında yavrunun baş, bacaklar ve kuyruk gibi kısımlarının gövdeye göre duruşu, postür. 2. Bedenin genel duruşu.
  4. (en)Position.
  5. (en)Pose.
  6. (en)Stand.
  7. (en)Stance.
  8. (en)Attitude.
  9. (en)Carriage.
  10. (en)Hang.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

açık duruşmaaçık durumaçık dağıtıcı ışıldakaçık daireaçık damlatma yöntemiaçık davranışaçık değeraçıkaçık açıkaçık açık söylemekaçık açınıkaçık adaçık adresaçık ağılaçık ağız aç kalmazaçık ağızlıaçık aktarımaçıaçı karşı açıaçı çekimiaçı fonksiyonuaçı freze bıçağıduruşduruş alıştırmalarıduruş apısıduruş süresiduruşahduruşanduruşmaduruşma aleniyetiduruşma avukatıduruşma celsesiduruduru açınıkduru denklemiduru sesdurualp
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın