Kıl pranga kızıl çengi ne demek?

  1. Çok şık giyinmiş biri için söylenen argo deyim

kıl

  1. Bazı hayvanların derisinde, insan vücudunun belli yerlerinde çıkan, üst deri ürünü olan ipliksi uzantı.
  2. Keçi tüyü.
  3. Keçi tüyünden yapılmış veya dokunmuş olan
  4. Huysuz, geçimsiz (kimse).
  5. Bitkilerde görülen, genellikle silindirimsi, içi boş, çok ince uzantı.
  6. Deri içerisinde ve dışında yer alan, kesitinde medulla, korteks ve kıl kütikülası bulunan, kuvvetli, düz ve genellikle kaba olan yapağıdan daha düz esnek epidermal oluşumlar. Dermiste yatık uzanan kıllar deri yüzeyinden dar açıyla dışarı açılırlar. Vücudun değişik bölgelerinde çeşitli doğrultularda örgülenmeler yaparlar.
  7. Söz, kelam, denilen. (Osmanlıca'da yazılışı: kîl)
  8. (C.: Kıla) Gemi kanadı.
  9. (en)Hairy.
  10. (en)As cool as cucumber.

kıl alma

  1. (en)Depilation.

pranga

  1. Ağır cezalıların ayaklarına takılan kalın zincir
  2. İng. Eskiden ağır cezalı mahkumların ayaklarına takılan kalın zincir.
  3. (en)Ankle bracelet.
  4. (en)Fetter.
  5. (en)Irons.
  6. (en)Shackle.
  7. (en)Fetters.
  8. (en)Shackles.
  9. (en)Heavy iron chain shackled to a prisoner's ankle with a ring and tied to.
  10. (en)Bonds.

kızıl

  1. Parlak kırmızı renk.
  2. Bu renkte olan
  3. Aşırı derecede olan
  4. Komünist.
  5. Genellikle küçük yaşlarda görülen, bulaşıcı, yüksek ateşli, kırmızı renkte geniş lekeler döktüren, kuluçka dönemi üç dört gün süren tehlikeli hastalık.
  6. Altın.
  7. Altın, para.
  8. T. Kırmızı, alrenk.
  9. (en)Rusty.
  10. (en)Lurid.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kılkıl almakıl bitikıl burunkıl cetvelkıl çadırkıl dikici kaslarıkıl dökücükıl dökücü ilaçkıl dökülmesikıbabkıbahkıbalkıbbkıbbeprangapranga cezasıpranga kaçağıpranga mahkumuprangalamakprangalamamakprangalıprangalı mahkumlar dizisiprangasızprangaya vurmakprangprana aygıtıpranamayapranceprancerprandial
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın