ılımlı ne demek?

1. Düşünce, iş vb.nde aşırıya kaçmayan, ölçülü, mutedil, itidalli

   Eski ılımlı sesiyle hikâyesini bitiriverdi.

   H. E. Adıvar

2. Siyasette aşırı görüşler arasında ortalama bir görüşü savunan.
3. Bkz. moderat, sınırlı
4. Moderate.
5. Equable.
6. Temperate.
7. Mild.
8. Clement.
9. Middle-of-the-road.
10. Modest.
11. Genial.
12. Hospitable.
13. Low key.
14. Sober.
15. Middle-of-the-roader.
16. Conservative.
17. Continent.
18. Gentle.
19. Middle of the road.
20. Commensurate taxation.

ılımlı enflasyon

1. Enflasyon oranının hiçbir biçimde iki haneli rakamlara ulaşmadığı hâlde halkın açıkça etkilerini hissettiği ve fiyat artışlarının devam edeceği yönünde beklenti oluşturduğu ve sürdürdüğü enflasyon ortamı. krş. dörtnala enflasyon, hiper enflasyon, sürünen enflasyon
2. Moderate inflation.

ılımlı faj

1. Nükleik asidini içine girdiği bakteri DNA'sına bağlayarak bakteri hücresini eritmeden, onunla birlikte çoğalan bakteri virüsü.
2. Nükleik asidini, içine girdiği bakteri DNA'sına bağlayarak, bakteri hücresini eritmeden, onunla birlikte çoğalan bakteri virüsü.
3. Temperate phage.

Türetilmiş Kelimeler (bis)