ücret ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. İş gücünün karşılığı olan para ve mal

    Ücret emeğin karşılığıdır.

    Anayasa

    Ücret hizmet mukabilidir. Ne yapıyorsun ki sana para verelim?

    Nazım Hikmet
  2. Kiralanan veya satın alınan bir şey için ödenen para

    Fiyatından daha yüksek bir ücretle satın aldı.

    P. Safa
  3. Üretim faktörlerinden biri olan emeğin üretimden aldığı pay, diğer bir deyişle emek faktörünün fiyatı.
  4. İşçilere üretim sürecine katılmaları karşılığında belli sürelerde yapılan ödeme. krş. maaş
  5. Emek karşılığında alınan para.
  6. Bk. ödemelik
  7. Hizmet karşılığı verilen şey.
  8. (en)Dues.
  9. (en)Charge.
  10. (en)Terms.
  11. (en)Payment.
  12. (en)Wages.
  13. (en)Wage.
  14. (en)Salary.
  15. (en)Earnings.
  16. (en)Rate.
  17. (en)Emolument.
  18. (en)Hire.
  19. (en)Honorarium.
  20. (en)Remuneration.
  21. (en)Stipend.
  22. (en)Wage rate.
  23. (en)Screw.
  24. (en)Cost.
  25. (en)Price.
  26. (en)Compensation.
  27. (en)Disposable income.
  28. (en)Kickback.
  29. (en)Quittance.
  30. (en)Rate regulation.
  31. (en)Reward.
  32. (fr)Cachet

ödemelik

  1. Yapılan iş karşılığı çalışanlara ödenen para.
  2. (en)Fee, salary.
  3. (al)Gage, Honorar, Lohn, Gehalt
  4. (fr)Cachet, traitement, honoraires

ücret anlaşması

  1. (en)Wage agreement.

ücret anlaşmazlığı

  1. (en)Wage dispute.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ücret anlaşmasıücret anlaşmazlığıücret artışıücret arttırımıücret ayıracıücret birimiücret bordrosuücret bordrosu yerine geçen vesikalarücret cetveliücret çizelgesiücraücra yerücacücahinüceücem
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın