önsezileri güçlü ne demek?

  1. (en)Prescient, sentient.

önsezili

  1. Önsezisi olan.
  2. (en)Prescient.

önsezi

  1. Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, altıncı duyu veya his
  2. Temellendirilmeyen duygu, verilmemiş olanın, bilinmeyenin, özellikle gelecekle ilgili olanın önceden duyulması, doğru sayılması.
  3. Temellendirilemeyen duygu. Verilmemiş olanın, bilinmeyenin, özellikle gelecekle ilgili olanın önceden duyulması, doğru gibi sayılması. Yeni felsefede Jabobi ve Friesönseziyi, duyulurüstü olanın duyusu olarak, deneyle sınırlı bilmenin karşısına koymuşlardır.
  4. (en)Hunch.
  5. (en)Intuition.
  6. (en)Presage.
  7. (en)Prescience.
  8. (en)Foreknowledge.
  9. (en)Pressentiment.
  10. (en)Sixth sense.

güçlü

  1. Gücü olan, kuvvetli, yavuz
  2. Şiddeti çok olan.
  3. Etkisi, önemi büyük olan, sözü geçer, forslu.
  4. Nitelikleri ile etki yaratan, etkili
  5. 1. gücü olan kuvvetli zorlu. 2. bir musiki dizisinde duraktan sonraki en önemli perde.
  6. Gücü çok olan.
  7. Etkili, önemli, nitelikli.
  8. Şiddetli.
  9. (en)Powerful.
  10. (en)Strong.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

önseziliönseziönsezi ile ilgiliönsezi sahibiönsezi yeteneğigüçlügüçlü adamgüçlü ana ışıkgüçlü bir yapıştırıcıgüçlü bir yorumu olmagüçlü çizgilergüçlü dokunuşgüçlü elektrolitgüçlü etkin piyasagüçlü halk kültürügüçlendirgüçlendirengüçlendiricigüçlendirici elektrotgüçlendirici ilaç
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın